Son Yağmur Damlası

May 16th, 2006

Soundtrack : Breaking Benjamin – Rain

insan hayatının duygulu dönemlerinin belki de en yaygın ortak noktası yağmurdur. Yağmur damlaları, gözyaşlarına benzerliğinden dolayı mı, rahmet ve yeniden doğuşun simgesi olduğundan dolayı mı bilinmez, altında ıslanılsa da, pencerelerin ardından izlense de insanda ister istemez bir duygu yoğunluğu yaşatırlar. Genel itibariyle ilk çağrışım hüzünlü duygular olsa da, birşeyin değerinin daha iyi anlaşıldığı zamanlardır bu duygu yoğunluğu periyotları, dolayısıyla içten içe faydalıdırlar.

Az önce Bilkent üniversitesi ndeki muhtemelen son dersimden çıktım. Åžu andaki planlara göre yüksek ihtimalle öğrencilik hayatım boyunca girdiğim son ders de sayılabilir. Teoride ve pratikte öğrencilik hayatımın bitmesine birkaç hafta daha varken, etrafı karanlığa bulamış yağmurlu havanın belli olduğu pencereden dışarı bakarken insan çok değişik duygular hissediyor. Dersten çıkıp merdivenleri inerken arkadaşımın öğrencilik hayatının son dersinden çıktığımızı hatırlatması üzerine bir anda neler düşüneceğimi yada düşünmem gerektiğini şaşırdım. Gerçekten bitmiş miydi? Onca senelik güzel hatıralar, öğrencilik hayatı, ödevler, sınavlar… Yaşam süremin geri kalanında (artık ne kadar kaldıysa) bütün bunlar tatlı birer anı olarak mı kalacaktı? Son günde çalışılan finaller öncesi sabaha saatler kala muhabbet edilip, sonra birkaç saat anca çalışılıp uykuya yenik düşülen zamanlar artık geride mi kalıyordu? Sabah istenilen saatte kalkılıp, dersinin olduğunun bilincinde ama kasten ve cebren dersi asma, bilgisayar karşısında kahvaltı sonrası çay keyfi… Peki bu da mı birdaha olmayacaktı? inanması güç ve acı…

Penceredeki yağmur damlaları aslında ilk etapta görüşü engelliyor gibi dursa da, aslında hayata bambaşka bir açıdan bakmamızı ve alışılmış kalıpların ötesinde olaylara yaklaşmamızı sağlıyor. En azından durup düşünmek, kimlerin geçtiğini, nelerin bir daha başlamamak üzere bittiğini, senelerin nasıl da göz açıp kapayıncaya kadar çabuk geçtiğini biraz da olsun irkilerek algılamak insan hayatı için önemli dönüm noktalarından biri olsa gerek. Burada yorumlanması gereken en önemli nokta ise belki de bu düşünce deryasının içinde kaç adet keşke lafının geçtiğidir. Aklınızdan bu kritik kelime ne kadar az geçerse, katettiğiniz yolu o kadar verimli bir şekilde atlatmışsınız demektir.

Okumaya devam ediyorsunuz değil mi? Az önceki cümlede atlatmışsınız kelimesini kullandım. Bu garibinize gitmedi mi? Hayat, atlatılması gereken bir süreç mi? Akşam iş çıkışı Oh be, bugün de bitti! diyeceklerden misiniz? Yoksa aslında hayatınızdan birgünün daha eksildiğinin farkında olarak, o günün hakkını vererek bitirdiğinizin de bilincinde olarak, içiniz gayet rahat Bugün tekrar kalksam, tamamen aynı şekilde yaşar, aynı seçimleri yapardım diyebilecek misiniz?

Seneler sonra da gönül rahatlığıyla yağmur damlalarını izleyebilmeniz dileğiyle…

- Burak Bakay

Köşedeki tüm yazılar :

toz ve çamur

2 adet wıbılan wıbılana Durma, sen de wıçkır:

  • 1. te  |  May 16th, 2006 at 20:13

    yağmur damlasının ardı..

  • 2. LeoN  |  May 17th, 2006 at 00:02

    Her son yeni başlangıçlara gebe. üniversite hayatının son bulması hepimiz için hayırlı olacak yeni hayatların başlamasına vesile olur inşallah.

Wıbıl:


Köşeler

En Son Yazılar